Sayın Valimiz Hasan Basri Güzeloğlu, Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği toplantı salonunda, ilimiz kurum müdürleri, DESOB yönetimi ve üyeleriyle, çalışma ve değerlendirme toplantısı yaptı.

Toplantıda, DESOB Yönetim Kurulu Başkanı Alican Ebedinoğlu'nun konuşmasının ardından katılımcılara hitaben bir konuşma yapan Vali Güzeloğlu, şunları söyledi; “Değerli esnaf kardeşlerim, Esnaf Birlik Başkanlarımız, ilimizin, ülkemizin kalkınmasına, gelişmesine, birlik ve beraberliğe, çok doğrudan, çok büyük katkı sunan, değerli esnaf kardeşlerim. Bugün sabah, yeni başlayan günün ve haftanın ilk saatlerinde, sizlerle birlikte olmaktan, esnafımızı, o gönlü açık güzel ev sahipliğine misafir olmaktan ben ve arkadaşlarım büyük bir mutluluk duyuyoruz. Hepinize gösterdiğiniz sıcak ev sahipliği için teşekkür ediyor, sizlerin şahsında bütün esnaf kardeşlerime hayırlı işler, bereketli kazançlar diliyor, sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz. Değerli Başkanımızın ifade ettiği gibi, bizim bütün çalışmalarımızda temel hedefimiz ve amacımız, insanımız ve şüphesiz esnafımızın mutluluğu, huzuru, kazancı ve bereketli kazancının artması. Esnafın, özellikle çalışma ve iş şartlarının iyileşmesi, kamu yönetiminden beklediklerinin karşılanması ve onların insanımıza daha nitelikli hizmet sunulmasına dönük çalışmalarının tamamlanması.

Esnaf, ülkemizin birlik ve beraberliğinin harcı ve çimentosudur

Çünkü biz, esnafı sadece bir helal kazancını emeği ile yapan, bu anlamda faaliyet gören bir vatandaşımız, bir insanımız olmasının ötesinde, aynı zamanda, ülkemizin birlik ve beraberliğinin harcı ve çimentosu olan bir meslek mensubu olarak da görüyoruz. Çünkü esnaf, Ahilik geleneğinden gelen, bir ve beraberliğin teminatı olan, huzurun sağlanmasında doğrudan katkı koyan bir kesimin, bir esnaf kavramının temsilcisi olan insanın adıdır. Her dönemde esnaf, şüphesiz rızkını temin eden ama sosyal barışa hizmet eden, yok ve yoksulu gözeten, darda ve zorda ise ondan para kazanmayı değil, dua alarak ona karşılıksız hizmet vermeyi şiar edinen, kendi siftah yaptığı zaman siftah yapmayan komşusunu gözeten, elindeki yetmiyorsa, fiyatı olmasa da, elindekine o malı, ancak elindeki ile gelene veren, çoğu zaman borca yazan, idare eden, kısaca bizi biz eden, değerleri temsil eden bir kitledir. Kapısı, gönlü, sofrası hep açık olan bir kavramın adıdır. “Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir” inancının ticaretteki yansımasıdır. Onun için esnaf, sadece ticari kesimi temsil eden değil, aslında bizi biz yapan, bütün değerleri temsil eden insanın adıdır. Eline, beline, diline hakim olan, Ahi Evran’dan bu öğütle ustasından icazet alan, güvenilen insandır. Bu yüzden, esnafımızın çalışması, esnafımızın ticaret yapması, besmeleyle sabah kepengini açıp, akşam şükrederek kapatması ve huzur içinde evine gidip o günü tamamlaması en büyük amacımız ve çabamızdır. Bugün aynı zamanda esnaf, Sayın Başkan ifade etti, 100 bine yakın istihdamı Diyarbakır sınırlarında ve 17 ilçesinde de gerçekleştiren bir büyük sosyal barışa ve ekonomik alana katkı koyan bir kesimin adıdır. Onun için bütün çalıştığımız yerlerde ve aziz Diyarbakır’ımızda da, biliyorsunuz ilk ziyaretimizde de söyledik, biz bu değerleri temsil eden esnafımızın hizmetindeyiz. Bugün, özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızın, yeni geçtiğimiz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi sonrasında açıkladığı 100 günlük icraat programı çerçevesinde, ilimizde bu programın yansımaları, ekonomik, sosyal ve toplumsal kalkınmanın, inşallah, sağlıkla ve hızla sağlanması bu programın insanımıza aş, iş, istihdam ve gelişme olarak dönmesine dönük bir yoğun çaba içindeyiz. İl olarak bize düşeni yapmak, sorumluluklarımızı yerine getirmek ve 100 günlük icraat programı kapsamında, aynı doğrultuda heyecanla Diyarbakır’ı geleceğe taşımak azmindeyiz.

Biz gücümüzü biliyoruz

Alican Başkan ifade etti, bütün bu çabamızda, geleceğe doğru yürürken, ihanet örgütlerinin ve terör örgütlerinin ihaneti sonrasında bugün devletimizin kararlı tutumu, milletimizin yani sizin desteği ile sağlanmış huzur ve güven ortamı içinde geleceğe yürürken, biliyorsunuz Türkiye bir ekonomik kuşatılmışlığın, bir ekonomik saldırının ve doğrudan varlık değerlerini yok etmeyi amaçlayan uluslararası bir manipülasyonun konusudur. Tam bağımsızlık ekonomik bağımsızlıkla mümkündür. Bizim bu konuda ne geri duracak ne de bu baskılara boyun eğecek hiçbir duruşumuz olmaz. Türk milleti ve bütün bileşenleri, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve millet, bu kararlılığı sergilemektedir. Onurundan vermeyen, asla taviz kabul etmeyen bir duruşu sergiliyoruz. Şu anda Türkiye ekonomisinin kuşatılmışlığında en büyük gücümüz yine buradaki gibi birlik ve beraberliğimiz. Bu olduğu müddetçe bu yapılanlar, geçmişte sergilenen her düzeydeki ihanet odakları ve işbirlikçilerinin tezgahları gibi sonuçsuz kalacak ve Allah'ın izniyle biz yolumuza devam edeceğiz. Bugün, bu büyük millet ve devlet kararlı bir şekilde geleceğe doğru yürürken, ekonomik karşılığı olmayan bu kuşatılmışlığı parçalayıp atıp yoluna devam edecek. Biz ekonomik olarak Türkiye'ye yapılan, Başkanın ifade ettiği gibi, saldırının, kuşatılmışlığın farkındayız. Türkiye ekonomisi bunu hak eden hiçbir yapısal soruna sahip değildir biliniz. Türkiye, yıllardır haksızca değerlendirme kuruluşlarının manipülasyonlarına, ekonomik büyümemizi çarpıtanlara, varlık ve gücümüzü yok sayanlara karşı en güzel cevabı alanda, sahada ve kalkınma da gösterdi. 2017 yılının, dünyanın en hızlı kalkınmasını gerçekleştiren, dev projeleri birbiri ardına hayata geçiren, her düzeyde toplumun ve ülkenin, her köşesinde bir büyük kalkınmayı gerçekleştiren bu büyük ülke, inşallah, bu kuşatılmışlığı da parçalayıp atacak tıpkı 15 Temmuz'daki ihanet odaklarına karşı duruşunda olduğu gibi, tıpkı çukurla bu kenti ve bu ülkeyi iç savaşa taşımak isteyenlere karşı duruşunda olduğu gibi, tıpkı terörle sonuç almak isteyenlere geçmişten bugüne olduğu gibi. Burada en büyük gücümüz birlik ve beraberliğimiz kimse bizi bu konuda hiçbir zaman sınamasın. Bu kuşatılmışlık, bu haksız manipülasyon, kesinlikle göreceksiniz, çok kısa bir zamanda yapanların suratına çarpılacak. Bir geri dönüşle şahlanan bu ülkenin geleceğini engelleyemeyecek bir şekilde sonuçlanacak. Çünkü biz gücümüzü biliyoruz, bakınız, sırf  Diyarbakır'da bile birbiri ardına yapılan gelişmeler, sanayi anlamında yatırım talepleri, yatırma dönük dağıtılan teşvik belgeleri, turizm dahil olmak üzere bütün sektörlerde müthiş bir hareketlilik, bütün bu veriler çok net bir gerçeği gösteriyor.

Biz bu kuşatılmışlığı Allah'ın izniyle milletimizle aşacağız

Diyarbakır büyüyor, Türkiye büyüyor. Ama bir şey daha görülüyor. bu büyümeden, güçlenmeden, birileri de fena halde rahatsız oluyor. Biz bu kuşatılmışlığı Allah'ın izniyle milletimizle aşacağız. Bu noktada Diyarbakır Esnaf ve Sanatkar Odaları Birliği de, Türkiye'nin çok önemli bir esnaf gücünü barındıran bu aziz ve kadim şehrimizin esnafları da, inanıyorum, alanda ve sahada her düzeyde bunu aşacak bir katkı sağlayacaklar. Ben birazdan gerçekleştireceğimiz, gerek özeldeki projelerimizin, gerekse sizlerin beklentilerinizin, gerekse burada bulunan bütün kurum müdürlerimizin işbirliğiyle, geleceğimizin bugünden daha iyi olacağına da kesin kararlılığımızı ve inancımızı bir kez daha pekiştiriyorum. En büyük gücümüzün de milletimiz, yani sizler olduğunun altını çiziyorum. Emeklerinize, duruşunuza, başta terör örgütlerine karşı olmak üzere Diyarbakır’ın huzur ve güven şehri olmasına, huzurun her alanda hissedilmesine, ekonomik gelişmesine faydanız, bütün doğrudan katkılar, çabalar ve hizmetler içinde Valiniz olarak hepinize çok teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun. Tekrar bu güzel ev sahipliğiniz, sıcak misafirperverliğiniz için teşekkür ediyor, toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyor, sizlere ve sizlerin şahsında bütün esnaf kardeşlerimi şahsım ve tüm arkadaşlarım adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Sağ olun, var olun” dedi.

Yapılan konuşmaların ardından DESOB Yönetimi tarafından Vali Güzeloğlu’na deri üzerine işlenmiş, Diyarbakır’ın önemli mekan ve figürlerinin yer aldığı tablo takdim edildikten sonra toplantıya geçildi, toplantı bitiminde Vali Güzeloğlu Birlikten ayrıldı.