Sayın Valimiz Hasan Basri Güzeloğlu, Diyarbakır Esnaf Ve Sanatkârlar Odaları Birliği’ni ziyaret etti.
Vali Güzeloğlu, Diyarbakır Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Alican Ebedinoğlu, yönetim kurulu üyeleri ve esnaf oda başkanları tarafından karşılandı. Karşılamada Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Ebedinoğlu tarafından çiçek taktim edildi.
Diyarbakır Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği makamında Başkanı Ebedinoğlu ile bir süre görüşen Vali Güzeloğlu, buradan toplantı salonuna geçti.
Toplantıda söz alan Başkanı Ebedinoğlu şunları söyledi “Sayın Valim, değerli oda başkanlarım, değerli yönetim kurlu üyelerimiz, Sayın Valimiz teşkilamıza şeref verdiniz. Bütün dostlarımız gerek Sayın Valimin görev yapmış olduğu illerde gerekse ortak dostlarımız Diyarbakır için büyük bir şans olduğunu bize gelmeden ilettiler. Biz devlet büyüklerimizden şu talepte bulunmuştuk bize Türkiye’nin en iyi valisini göndermeniz lazım, çünkü Diyarbakır özel bir yer, hassas bir yer, ülkenin kalbi diyebileceğimiz bir kent. Onun için büyüklerimize çok teşekkür ediyoruz çok değerli bir Valimizi bize gönderdiler hepiniz adına sağ olsun var olsunlar teşekkür ediyoruz.”
Ziyarette oda başkanlarına yönelik bir konuşma yapan Vali Güzeloğlu şunları söyledi “Esnaf ve Sanatkârlar Odalar Birliği Başkanımız, değerli yönetimi, çok değerli oda başkanlarım, çok değerli esnaf kardeşlerim öncelikle hepinize hayırlı günler diliyorum. Bugün esnafımıza misafir olmaktan, onların bu güzel ortamında sizlerle birlikte olmaktan da büyük bir mutluluk duyduğumu belirtiyorum. Başkana da başlarken şahsımızla ilgili ifade ettiği güzel düşünceleri için teşekkür ediyorum. Rabbim hiçbirimizi mahçup eylemesin. Millete hizmet noktasında her birimizin niyeti ve gayretiyle hayırlı hizmet eden ve gün gelip hayırlı anılanlardan eylesin. Onun için rabbimize de şükrediyoruz Diyarbakır'a hizmet etmeyi bizlere nasip ettiği için. Cumhurbaşkanımıza da teşekkür ediyoruz güveni için bizlere bu onurlu ve sorumlu görevde ve bu dönemde Diyarbakır’da güvenerek görevlendirdiği için.
Diyarbakır bir kadim şehir, Diyarbakır bir büyükşehir. Medeniyetimizin, inancımızın, kültürümüzün, birlik ve beraberliğimizin taşıyıcısı zenginleştirici bir şehir. Diyarbakır’ı anlamak, Diyarbakır’ı kavramak, Diyarbakır’ı yaşamak lazım.
Şüphesiz ki Diyarbakır'ın gelişmesi, kalkınması, her yönüyle daha iyiye ve güzele ulaşması hepimizin ortak hedefi. Bu yüzden başladığımız Diyarbakır Valiliği görevinde, esnafımızla diğer bütün çalıştığımız yerlerde ve illerde olduğu gibi çok yakın ve sıcak bir hem işbirliği hem de karşılıklı teşviki mesai yapacağız. Peki esnaf nedir diye soracak ve esnafla işbirliğinin anlamını ve yararı ne olacak diye sorarsanız, esnaf milletin ta kendisidir. Esnaf milletine hizmet eden ama onun değerleri ile yaşayan çalışan bizi biz yapan değerleri temsil eden bir kitlenin adıdır. Şüphesiz ki faaliyetiniz ekonomik bir kazanç olmakla birlikte, esnafın esas gayesi şüphesiz yaşamını sürdürmek ama gönül kazanmak ve insana hayırlı ve faydalı bir katkı sunmaktır. Esnafın gönlü açıktır, sofrası açıktır, kapısı açıktır; ama esnafın harama, yanlışa, haksızlığa kapısı da kapalıdır. Esnaf böyle olur. Esnaf para kazanmak ister ama esnafın esas hedefi gönül kazanmak ve dua almaktır. Kapısına geleni, parası olmayanı boş çeviren ben bir esnaf görmedim. El açanı muhtaç olanı da, elinde bir şey yok diye istediğinden uzaklaştıranı da esnaf diye hiç tanımadım. Farkımız bu gelişen şartlar, koşullar, her birinizin yaptığı işi çok daha büyük market, vesaire, hiper, süperlerde yapsa da orada bu insani dokunuş, insani yaklaşım, insanı anlamak duygusunda çok ciddi boşluklar ve eksikler var. Onun için esnafın dimdik ayakta olması, diri olması güçlü olması, toplumun da güçlü olması ve diri olması demektir. Nafakasını sabah besmele ile darabasını açan, yanındakine işveren ki seksen bine yakın Ebedin Başkan bahsediyor di mi; ekmek kapısı, iş kapısı, akşam da şükürle kapatıp evinin yolunu tutan bir esnaf bir toplumun güvencesi huzurun ve güvenin teminatıdır. Onun için sizin buradaki duruşunuz tüm Türkiye’de olduğu gibi burada da çok önemlidir. Hele zor zamanlarda bu duruşu sergilemeniz de her türlü takdirin üzerindedir. Rabbim hepinizden razı olsun, hepinize teşekkür ediyorum.
Şimdi tabi yeni bir dönemdeyiz. Devletimizin kararlılığıyla inşallah her gelecek gün bugünden daha güzel olacaktır. Başta terörle mücadele dâhil her alanda kesintisiz devam eden mücadelemiz, öte yandan Diyarbakır’ın ekonomik yönden gelişmesi kalkınması, altyapısının iyileşmesi ve tabii bundan esnafımızın da inşallah olumlu yönde etkilenmesine dönük olacaktır. Bu noktada kesin ve kararlılığı biliyorsunuz, Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, hükümetimiz, bizler hepimiz taşıyoruz. Onun için buradayız ve tabii işbirliği ve istişare içinde olmalıyız. Sizin bize ileteceğiniz talepleri, beklentilerinizi, istek ve dileklerinizin hayata geçmesini bunların hepsinin oturulup konuşulmasını birlikte yapacağız. Değerli başkanımız, oda başkanlarımız ve sizler beni çok sık yanınızda göreceksiniz. Zaten Başkan Ebedinoğlu o bilgiyi almış, o rahatlıkla konuşuyor. Hamdolsun yani benim 16 yıllık valiliğim şu an itibariyle çalıştığımız bütün iller bizim en çok teşviki mesaimiz, hemhal olduğumuz sofrasına konuk olduklarımız, hep esnaflarımız oldu. En iyi esnaf demek; milletin ta kendisi demektir. Orada yediğimiz bir lokma peynir, ekmek bize bal oldu, yağ oldu, katmer oldu, kadayıf oldu. Çünkü muhabbet olursa; bunların hepsi olur. Karşılıklı bu sıcaklık olursa her şeyin sonu hayırlı olur. Bizim niyetimiz bu devletin bütün kurumları esnafla birlikte ve esnafla yol almak ve birlikte yürümek. Bunların hepsinin içine belediyelerimizin de katarak işbirliği içerisinde Diyarbakır'a geleni karşılayan esnaftır. Zihinde kalacak hatırayı düşünceyi oluşturacak olan da yine sizsiniz; esnaftır. Dokunduğu esnaf, tanıştığı esnaf, alışveriş yaptığı esnaf, ayrılırken de zihninde kalacak olan yine esnaftır, insandır. Biliyorum ve eminim ki çünkü bende bir hemşerinizim, buraya gelen herkes bu mutlulukla bu duygu ile ayrılmak durumunda bunun daha fazlasını ekonomik yönden, gelişme yönünden, kalkınma yönünden, daha ötesini inşallah sağlayacağız. Başlarken söyledim Diyarbakır büyük birlik, zenginlik ve derinliktir. Anlamak, idrak etmek, çalışmak ve yaşatmak lazım. Bu bize bir emanettir. Şimdi gelirken çok özel bir toplantıdan çıktık. Bir tarih, bir kültür ve elhamdülillah inancımızın çok özel bir merkezi Diyarbakır. O kadar çok bilinmeyen var ki Diyarbakır'da, sahip olduklarımızı anlatmak; o kadar çok yapmamız gereken iş var ki esnaf olarak bir parçasını anlatsak ondan sonra bak bakalım, esnaf olarak sizin ve kent olarak hepimizin kazancı ne olacak. İş burada, ha buna engel olan, buna ihanet eden, bu gelişmelerin önünde duranları da Allah’ın izni ile devletin ve milletin kararlılığı ile zaten bertaraf ediyoruz. Kim bu devlete ve millete ihanet ederse bedelini ve cezasını hukukun önünde veriyoruz, verecektir. Yazıktır, günahtır millete ve bu kente. Onun için yeni dönemde yeni projeleri buraya gelen ve misafirimiz olan herkesi, tabi sırf Diyarbakır’ın merkezini konuşmuyorum, ilçelerini de katalım. Hizmet kalitesini, bunun daha iyi ve en iyiye ulaşması için yapılması gereğini birlikte yapacağız. Diyarbakır'a gelen diyelim ki; bir taksiye binen, taksinin hizmetinden, şoförün kendisine ilgisinden arkadaşımızın zihninde kalacak, dönecek diyelim ki memleketinde bunu zikredecek. Hani bir laf var ya İnsan insanın Rahmanı. Bize rahman lazım. Taksici taşısın bizi, anlatsın bizi, efendim beni dört ayaklı minareye götür. Götüreyim de sen Hz Süleyman’ın Mescidine gittin mi? Orası nedir ki? Dediğinde başlasın anlatmaya, anlatabilsin. Burada bir han varmış, hanın öyküsünü anlatsın. Handa ne vardı anlatsın. Yenilecek, içilecek, gezilecek, görülecek hediye olarak, anı olarak. Bakın net söylüyorum şair demiş ki; Ol mahiler ki derya içredir deryayı bilmezler. Derya içindeyiz ama derya bizi boğuyor haberimiz yok. Bunu anlatmak mecburiyetindeyiz ve bunun üzerinden kent ekonomisini ve esnafının kazancını da projelendirmek mecburiyetindeyiz. Ben çok yürekten inanıyorum. Hem Diyarbakır'a, hem Diyarbakır insanına, hem esnafına, inşallah rabbim mahcup etmesin bu noktada. Değerli başkanı tebrik ediyorum. Çok güzel bir kurumsallaşma olmuş. Diyebilirim ki bütün diğer illere örnek olmuş. Bu da iradeyi, gayreti, ortaya konulan eseri gösteriyor. Kişi ölür kalır eseri, işte ne güzel bir eser olmuş. Böyle bir ortamda daha ötesini, daha fazlasını zaten bundan sonra yapmak hedefimiz. Başlarken dedik ya esnafımızın kapısı da, sofrası da, gönlü de açıktır. Bilin ki Valiniz olarak benim de sizlere kapım da açık, gönlümde açık, soframda açıktır. Bundan hiç şüpheniz olmasın.
Allah hepinize hayırlı, helal ve bol kazanç nasip etsin. İnşallah önümüzdeki günlerde başkanımızla, oda başkanlarımızı ve ayrı ayrı odalarımızı burada ama esnafımızı alanda sokakta ziyaret edeceğiz. Hal hatır edeceğiz. Bazen sabah namazından sonra göreceksiniz bazen yatsının sonrasında. Ama hep ne olursa olsun buluşacağız. Sizden aldıklarımızla biz de kendi adımıza yapmamız gerekenlere bakacağız. Hep birlikte, el birliğiyle, güç birliği ile ama en önemlisi gönül birliğiyle, kardeşlik hukukuyla gelecek her gün inşallah bugünden güzel yapacağız.
İlginize çok teşekkür ediyorum. Sizin şahsınıza burada olmayan bütün esnaf kardeşlerime selam ve muhabbetlerimi iletiyorum. Allah hepinize ve hepimize hayırlı ve sağlıklı güzel bir ömür ve gelecek nasip etsin. Allah'a emanet olun.”
Toplantının bitiminde Vali Güzeloğlu’na Başkan Ebedinoğlu tarafından Osmanlı Devlet Arması hediye edildi.
Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliğinde incelmelerde bulunan Vali Güzeloğlu esnaf odalarını gezdi, esnaf oda başkanlarıyla tek tek sohbet etti, ziyaretin sonunda toplu fotoğraf çektirdi.